Keşan’da yapılan sokak düğünleri, yazışma adıyla da cemiyetler, meğer bütün Keşanlılar’ın ortak derdiymiş… Hatta bir derdi de konvoylarmış… Bir derdi daha varmış bizim Keşanlılar’ın ama bu dertlerini haftaya dile getireceğim…
13 Temmuz 2011 Çarşamba günü yazdığım “Emniyet ve Cemiyet!” adlı köşe yazımın ardından birçok kişi bana ve gazetemize ulaşarak önemli bir konuya değindiğimi belirtti. Hatta devletin kanunları hakkında bildiklerini ve uyulması gereken kuralları da ‘belki bilmiyorumdur!’ düşüncesi ile izah etti…
Sokak düğünlerinin yasak olduğunu belirtti ve ‘göz yumuluyor’ dedi. Kanunlara göz yummanın azizliğini anlattı vatandaşım… Sonra ekledi, ‘Kendi kişisel zevki için trafiğe açık bir yolu kapatmak ne kadar doğru…’ diye. Mahalle arasında yapılan ve 4-5 saat boyunca hem araç hem de yaya trafiğine kapatılan yolun hangi kanun ve mantığa göre yapıldığını sordu vatandaşım…
Bende vatandaşımın sorusunu, ‘Aman beya sende… ne olacak yani 4-5 saat yol kapatılsa… alt tarafı aracınla oraya kadar gidersin, 100 metre sonra varacağın yola karşına çıkacak diğer sokak düğünleri ve kapalı yollarla birlikte 2 kilometre turlayıp varırsın… vatandaşım ne güzel eğleniyor işte, cemiyet yapıyor, onların zevki için üj bej kuruş fazla benzin parası versen batar mısın! Emniyet ekipleri her gece sokak düğünlerini sonlandırabilmek için depo depo benzin yakıyor! Devletin parasına yazık değil de senin parana mı yazık olacak!’ şeklinde yanıtladım…
Vatandaşım durdu… düşündü… ve… ‘haklısınız!’ dedi…
Bakalım sokak düğünlerine yasak olduğu halde izin veren yetkililer de durup, düşünüp, ‘haklısınız!’ diyecek mi?
Yetkililer bunu düşünürken konvoylardaki korna seslerinin verdiği gürültü kirliliğini de dikkate alıp, ‘çocuk eğitimleri’ değil, ‘yetişkinler eğitimleri’ vermeye başlamayı planlayacak mı? Yoksa bizim kızanları ne kadar eğitmeye çalışırsanız çalışın, günde 6 saat dışarıda (okulda), 18 saat içeride, yetişkinleri ile beraberler…
Armut dibine düşer, sizin bahçeye değil!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder