14 Aralık 2014 Pazar

GÖZÜNÜZ AYDIN, BUNDAN SONRA BOL BOL AŞNA FİŞNE!

   Seçim üstü gözüm korktu! Hükümet aleyhinde yazan yazarlar görevden alınmaya başladı, hem de tarafsızlıklarını korumaya çalıştıkları halde... Şunun şurasında kaç tane kaldı ki, yandaş olmayıp, tarafsız haber yapan gazete ve gazeteciler... Sözüm ona hepsi, tarafsızlık ilkesi ile hareket ettiklerini belirtip, sözde tarafsızlıklarını ilan etseler de, yolunmuş kaz gibi sırıtıyorlar kalemlerinde!.. Öte yandan, kendi hür iradeleri ile baskı altında kalmadan, kendi doğrularını ve gerçek gündemi dile getiren yazar ve gazeteciler ise ya işinden oluyor ya da soluğu kodeste alıyor! Bu arada yeri gelmişken kıymetli meslektaşımız diyemeyeceğim çünkü daha çok fırın ekmek yememiz gerekiyor, değerli gazeteci Mustafa Balbay’a geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum bu arada...
   Ne zaman hükümet aleyhine iki satır yazsam, yazının çıktığı gün mutlaka bir iki kişi arayıp, ‘hâlâ içeri almadılar mı’ deyip takılıyor espriyle... Gırgır, şamata, makara yapıp, ‘Hükümetimiz kadınlara ayrıcalık tanıyor, bana el sürmez!’ diyerek yapıştırıyorum onlara cevap!..
   Ancak... Hükümetimizin seçim dönemine ramak kala yaptığı olağanüstü açıklamalar, beni sarhoş yaptı biraz...
   Sabah sabah İnternet sitelerini gezerken, “Türk vatandaşlarına Avrupa kapıları açılıyor, vize kalkıyor” başlıklı haber dikkatimi çekti ve okumaya başladım hemen... Haberde, “Türkiye ve AB arasında Vize Serbestisi Diyaloğu Mutabakat Metni ve Geri Kabul Anlaşması imzalandı. Atılan imza ile elli yıllık rüya gerçek olurken ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, Schengen içinde olan AB üyelerine vizesiz olarak seyahat etme imkanına kavuşuyor.” yazmaz mı... Devamında da aşamaları... Güleyim mi ağlayayım mı... Keşan’dan Edirne’ye 1 saat 15 dakikada gidiyoruz, Kapıkule ile karşısındaki Avrupa Birliği ülkesi olan Bulgaristan’ın Kapitan Andreevo Sınır Kapısı’nı ise 1 saatte geçiyoruz... Mesafe 1 kilometre var yok... Andreevo Sınır Kapısı’nda işlemler tek perondan taş çatlasın 5 dakika içinde halledilirken, Kapıkule’de ard arda gelen peronlardaki memurlara pasaport, triptik, ruhsat vermekten usanıyoruz... Meram anlatması da cabası... Vizesiz seyahatten önce, bu aksaklıkları giderin bence... Vize varken illallah diyoruz, vize yokken kan kusarız herhalde... Gerçi Avrupa Birliği ülkelere vizesiz seyahat etme rüyasının sürmesi, 31 Mart sabahına kadar! 30 Mart’a kadar daha çok rüya görüp, hayallerle yaşatılacağız, 31 Mart sabahı da kol gibi zamları karşılayıp, rüyadan uyanacağız!
   İşte bu nedenle bu kadar ufku geniş(!) bir hükümeti seçim dönemi eleştirmekten uzak durup, bol bol aşna fişne yazayım ben size! Neme lazım kadın falan dinlemezler, ‘bunun dili çok uzun’ deyip, hakime kalemi kırdırıverirler! Bu korkumdan dolayı karar verdim hükümeti eleştirmemeye, yandaş basın olup, lehlerine propaganda yapmaya! İnandınız mı söyleyin bana... Var mı bende o yüreksizlik Allah aşkına... Seçime kadar da seçimden sonra da gözlemlediğim bütün kusur ve hataları devam, tam gaz yazmaya... Hem nalına hem mıhına... Kalın sağlıcakla... 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder