Dün basın mensubu arkadaşlarımızla bir haber için bulunduğumuz bir ortamda, vatandaşın biri yanımıza gelerek ‘Kalemi keskin olan hanginiz?’ diye sordu. Vatandaşım, hafta sonu gittiği Çanakkale’deki Truva Anıtı’na yaptığı ziyaretten cebi yanık dönmüş! Bunun dile getirilmesini istiyordu. Anlattıklarında da haklılık payı büyüktü vatandaşımın…
Türkiye’nin bir ucundan akrabaları Keşan’a gelen ve kültürümüzü, tarihi değerlerimizi göstermek adına akrabalarını Çanakkale’ye götüren vatandaşım, Truva Anıtı’na girişte kişi başı 15 TL ücreti yadırgamıştı doğal olarak. Çocuklarından, öğrenci oldukları için 10 TL alınacakmış ama öğrenci kimlik belgesi olmadığı için onlara da 15 TL giriş bedeli ödemiş. Öğrenci kimliğini çıkarmak için de 20 TL bedel alınıyormuş… Vatandaşımın hiç ücret alınmaması gibi bir talebi yok ama makul ölçülerde alınmasını istiyor ifadesinde.
Onu bunu bilmem ama vatandaşım yerden göğe kadar haklı… Bir günde ziyaret eden kişi sayısını bir gözünüzün önüne getirin. Bu paralar kime gidiyor... Devletimin topraklarında, devletimin kültüründen kim ne kadar rant sağlıyor… Burasının temizliği vs. başında duran görevlisinin maaşını göz önüne alsanız, bir günde yapılan ziyaretlerden tüm giderlerin karşılığı kat kat çıkar. Kültür, kültür diyoruz da bu kültürün eder ölçüsünü tutturamıyoruz millet olarak. Türkiye’nin ne kadar kültür değeri varsa, böyle fahiş fiyatlarla pazarlamasını yaparsak, gün gelir kültürümüzü de satacak müşteri bulamayız.
Vallahi vatandaşımı dinledikçe ben de kendi kendime düşündüm bir an ya Keşan’ın kültürel değerlerine de aynı uygulama yapılırsa diye… Düşünsenize gelecek günlerde Hersekzade Ahmet Paşa Camisi’nde namaz başı 5 TL alınıyormuş! Ne de olsa bizim de tek kültür varlığımız Hersekzade Ahmet Paşa Camisi değil mi?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder