20 Aralık 2011 Salı

DEVLET DİKKATE ALMADI, IŞIKLI KÖYÜNDE 2 AİLENİN OCAĞI SÖNDÜ…

Geçtiğimiz pazar günü (18 Aralık 2011) Işıklı köyünde (halk dilinde Işıklar köyü diye geçen, Enez’in bu köyünün resmi adı Işıklı köyüdür) meydana gelen olayda bir kişi; iki kişinin ölmesine, bir kişinin de yaralanmasına sebebiyet vermişti.

Cinayeti işleyen Ahmet Taş’ın uzun süredir köyde huzursuzluk yarattığı ve köy kahvehanesine sürekli belinde 2 tabanca ile gelip tartışma çıkardığı da köy halkı tarafından bizzat tarafıma anlatıldı.

Yine köy halkı, konuyla ilgili 100 imzalı dilekçe ile hem Enez Kaymakamlığına hem de Enez Cumhuriyet Başsavcılığına şikâyette bulunduklarını ifade etti.

Ayrıca Jandarma Komutanına da sözlü olarak şikâyetlerini dile getirdiklerini söyledi.

Anlayacağınız köy halkı er ya da geç başlarına böyle bir felaketin geleceğini sezmiş ve bu konuda da ilgili makamlara uyarı yapmıştı…

Ancak ilgili makamlar bu uyarılar karşısında ne yaptı?

Ne mi yaptı… Olay günü cenazeler üzerinde detaylı inceleme yaparak, olayı aydınlatma çalışmalarını titizlikle yürüttü(!)

Yine katili kısa sürede ele geçirdi ve cezaevine konulmasında vakit kaybetmedi…

Ancak yetkililer, 36 yaşındaki Halil Ökten ve 51 yaşındaki Yaşar Pelvanoğlu (nüfus kütüğünde Pelvanoğlu olarak yazılmış, eğer soy ismi Pehlivanoğlu ise de bu muhtarın hatasıdır)’nun cinayete kurban gitmesine engel olamadı… 2 ocağın sönmemesini sağlayamadı…

Bu olayın bu boyuta gelmesinde suçlu kim ya da suçlu var mı? Yasalar ilgili makamlara ne şekilde yaptırımda esneklik tanıyor? Bu detayları hakimler, savcılar ve avukatlar kadar bilemem ve bilmem mümkün değil…

Ancak mantığım, bu 100 imzalı dilekçenin dikkate alınması gerektiği yönünde işliyor… Sonuçta kişisel değil, toplumsal bir tepki var ve toplum rahatsız… Peki ilgili makamlar neye dayanarak imzalı dilekçeleri dikkate almadı ve bu şahsı (katili) köyden uzaklaştırmadı?

Işıklı köyü halkının dediği gibi; Işıklı köyü halkı bu kadar ucuz muydu?

Bu yazımı; bu ve buna benzer olayların devlet yetkililerine ders olması ve bundan sonra olası durumları değerlendirmeleri açısından kaleme aldım.

Dün Işıklı köyünde yaşanan bu olay, yarın başka bir köy, belde veya merkezde yaşanabilir… Eğer yasalarda bir açıklık varsa da bunlar ilgili kişilerce üst makamlara iletilip, yaptırım uygulanması yönünde teklif verilebilir… Bunu da ben değil, siz düşünün saygıdeğer devlet büyükleri…

Yoksa vatandaş BİMER’e yazar; siz de kara kara düşünürsünüz...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder