17 Haziran 2011 Cuma günü AK Parti Edirne Milletvekili Sayın Dr. Mehmet Müezzinoğlu’nun katılımı ile basın toplantısı düzenlendi.
Toplantı öncesi Parti Binası’nın önünde basın mensubu arkadaşlarımla beklerken, bir beyefendi yanımıza gelip, ‘Neşe Hanım siz misiniz?’ dedi. ‘Buyurun benim’ dememin ardından ise beyefendi ‘Geçenlerde gazetenizdeki hastane ile ilgili haberi siz mi yaptınız? Kaç kişiyi işinden edecektiniz. Hepsinin çoluk-çocuğu var. Hem o akşam kaç tane kaza geldi biliyor musunuz?’ şeklinde karşılık verdi. Kendisine ‘Evet. O haberi yapan bendim. Fotoğrafları da ben çektim. Daha da kötüleri vardı ama midemiz kaldırmadı ve koyamadık’ dedim.
Anlayacağınız beyefendi hem suçlu hem de güçlü. O gece çok kaza gelmişmiş…
Saygıdeğer beyefendi, o akşam ben en az iki saat kazazedeleri bekledim. Ancak biri hariç hepsi Uzunköprü Devlet Hastanesine götürüldü. Hem kazazedeler ve lavabolara aynı kişi mi bakıyor?!
Benim derdim vatandaşımla… Ben vatandaşımın sesiyim… Kimsenin ekmeğiyle oynama gibi bir düşüncem yok ve olamaz da… Ancak herkes işini doğru yapacak. Bana akıl verdiğiniz o gün saat 14.15’ti. Mesai saati içinde işinizin başında olacağınız yerde, bir siyasi parti kapısının önünde milletvekilini beklerseniz, işinizi de adam gibi yapamazsınız… Bu işler torpille olursa işte bu kadar olur! Demek ki o gece nöbette olan arkadaşlarınız da torpille iş başına geldi ki, görevlerini de torpil usulü yaptılar… Herkes işine bakacak beyefendi… Akıl vermeye kalkarsan, elbet sana da akıl veren bulunur!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder