2006 yılında, Keşan Sağlık Meslek Lisesinde okuyan bir öğrencinin ‘kuş gribi aşısı’ diyerek 3 farklı ilköğretim okulundaki yaklaşık 160 öğrenciye vitamin şurubu içirmesiyle ilgili açılan davanın görülmesine, 12 Eylül 2011 Pazartesi günü Keşan Sulh Ceza Mahkemesinde devam edildi.
Bu arada basın mensuplarının görüntü almak için dışarıda beklediğini gören sanıklar da Adliye binasından çıkışta farklı kapıları kullanarak, toplu halde fotoğraf alınmasını engellemeye çalıştı. Hatta bununla da yetinilmeyip, bir sanık tarafından da ‘olay sizin yüzünüzden bu hadde geldi’ denildi.
Ne demek istediğini ilk anda algılayamadım… Hatta sağıma soluma bakıp, benden başka kimse olup olmadığını kontrol ettim. Ancak benden başka da kimse yoktu… Demek ki bu sanıklar, basın mensupları yüzümden yargılanıyordu(!)
Bu arada diğer basın mensubu arkadaşlarımız da farklı çıkışlarda görüntü almak üzere beklemekteydi… Yine bir sanık yakını bey de fotoğrafların hatta haberin, mümkünse basında yer almamasını belirterek, olayın büyütüldüğü, kişilerin yıpratıldığı gibi kelimeler sarf etti… Basın mensuplarına ‘basında yer almasın!’ demek de nasıl bir şeyse… Daha sonra yine arkadaşlarla birlikteyken, sanık ya da sanık yakını bir kişi telefon ederek, fotoğrafların gazetede yer almaması konusundaki talebini iletti…
Benim asıl takıldığım taraf, ‘olay sizin yüzünüzden bu hadde geldi’ kısmıydı… Sanki H.O. adlı öğrenciyle biz anlaştık ve “19 eğitimciyi uyutup, 160 öğrenciye ‘kuş gribi aşısı’nı yap(!)” dedik ya…
16 yaşındaki bir öğrenci, sizi avucunun içinde oynatmış, şans eseri ki 160 öğrenciye içirdiği gerçekten vitamin şurubuymuş… Ya bunun aksi olsaydı, haliniz o zaman nice olurdu… Yatın kalkın da buna dua edin… Ama kendi yaptığınız bir ihmalkarlığı basın mensuplarına yükleyerek, ‘olay sizin yüzünüzden bu hadde geldi’ kelimelerini sarf ederken, elinizi de vicdanınıza koyun…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder