22 Kasım 2014 Cumartesi

KANLARI BİTLENDİ(!), PAVYONLAR YİNE ŞENLENDİ!..

    21 Kasım 2014 Cuma akşamını 22 Kasım 2014 Cumartesi gününe bağlayan gece saat 01.30 sıraları... İpsala-Keşan kara yolundayım... Keşan’a doğru seyahat ediyoruz... Esetçe beldesi civarından geçerken kara yoluna çok yakın mesafede olan bir bina etrafında onlarca araç dikkatimi çekti... Siz deyin elli, ben diyeyim yetmiş! Önce acaba 2. el araç pazarı mı kuruldu(!) diye düşündüm... Sonra... ‘loş ışıkta araç pazarı mı olur!’ dedim kendi kendime... Düğün dernek desen oda değildi... Gelin ve damadın karası mı vardı ki, karartmayla nikah yapacaklardı!.. Sonra, ‘Çiftçiler hasadı tamamladı, bereketi hurilere yaradı herhalde!’ dedim ve devam ettik yolumuza...
    Sabah uyanıp, şöyle bir neler olmuş neler bitmiş diye dolaşırken haber sitelerinde... Dün gece saat 01.30 saatlerinde ‘acaba içeride neler oluyor’ diye merak ettiğim o mekanda, bir cinayet olayı meydana geldiğini öğrendim sabah sabah... İpsalalı 54 yaşındaki N.K. adlı vatandaş, pavyonda oryantallik yapan 29 yaşındaki bir kadına 6 el ateş ederek öldürmüştü. Haberdeki iddiaya göre de, N.K, daha önce kendisiyle gönül ilişkisi yaşayan ve maddi yardımda bulunduğu kadının pavyonda oryantallik yapmasına kızmış ve bunun üzerine kadını vurmuştu... Kendini de vurmak istemiş ama ıskalamış!..
    Eh, doğrusu yazık olmuş hem kadına hem adama!.. Bilirsiniz zaman zaman pavyonlar ve içindeki kadınlar ile bu mekanlara giden erkekler hakkında yazılar yazmışımdır... Alkolün şişede durduğu gibi durmadığından, erkeklerin (sözüm meclisten dışarı) içmesini bilmediğinden, o loş ışıkta, kafa da dumanlıyken yanındakini huri sandığından bahsetmişimdir!.. Gündüzleri çalışıp, hava karardığında, o loş ışıkta alkolle buluştuğunda kendini haremde hayal ettiğinden söz etmişimdir!.. Ve... mekanlardaki kadınların beyninde bir tek şey olduğunu belirtip, içeriye adımını atanları sömürmek ve tüketmek olduğunu söylemişimdir... Evet, kurulu bir makinedir onlar... Herkes, hayatları, canları, aşklarıdır onların... Ama hepsi sahte, gecelik aşktır onlar için... Ancak beyinlerinin yarısı hep uçkur altı olan erkekler inanır bu kadınlara... Aşkları, canları, hayatları yaparlar onları... Kimileri sadece paralarını kaybedip gecelik eğlence peşinde iken, kimilerinin de gözleri hiçbir şey görmez ve her şeyden kıymetli yaparlar onları kendilerine... Her yıl yaşanan benzer felaketler yeniden cereyan etmeye başladığına göre... Bazılarının kanı bitlendi(!), pavyonlar da şenlendi gibi görünmekte!.. Kazançların ve gönüllerin evdekilere harcanması, felaket getirecek harcama ve aşklardan uzak durulması dileğimle... Saygılar...




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder