Ne kadar rahatlamıştım
halbuki... ‘Sorun bende!’ diye de
düşünmeye başlamıştım... Keşan’da her şeyin yolunda gittiğini ve herkesin
halinden pek memnun olduğunu varsaymıştım!.. Vatandaşın huzuru bulduğuna
inanmış, bu güne kadar yöneticileri yerden yere vurduğuma da utanmıştım!.. Ne
bileyim ben vatandaşımda bıçak kemiğe dayandığını!.. Epeydir vatandaşımdan
yoğun bir şikayet gelmemişti tarafıma... Yerel gazetelerden takip ettiğim
kadarıyla basına da herhangi bir sızıntı yoktu!.. Satan memnun, alan memnundu
anlayacağınız... ‘Oh be dedim’ kendi
kendime, Keşan huzura kavuştu, Keşanlı hemşehrilerim rahat... Bir de doğal gaz
sorununu çözdük müydü her şey güllük gülistanlık!.. Lakin dün gece ‘Keşan polisi bir uyanırsa, Keşan’da cezada
rekor kırılır!..’ başkılı yazımı paylaşmamla birlikte, akşamdan bu yana vatandaşım
bütün kirli çamaşırlarını döktü ortaya!.. Meğer doluymuş da, anlatacak kimse
yokmuş ortada!.. Metruk binalarda tinerciler kol gezermiş, motosikletliler de
polisin önünden akrobatik hareketlerle geçermiş!.. Esnafın her zamanki gibi yol
tapulama iştahları da bu aralar pek kabarmış!.. Kaldırımların panayır görüntüsü
coşmuş, kuytu köşelerde fuhuş yuvasına dönüşmüş... Korudağ’da ağaç katliamı
yapılıyormuş, bizim ilgililerde koltuklarında bi taraflarını büyütüyormuş!.. Yollardaki
çukurlar genişlemiş, sürücüler kanatlı araç arayışına girmiş!.. Konteynerlerdeki
çöpler gelişigüzel alınmaya başlamış, bazı mahalle ve sokaklara da hiç
uğranmazmış... Keşan’ın trafiği her zamanki gibi keşmekeşmiş, buna keza polis
ve zabıtalar ise Tekel Meydanı’nın fedaileri olmuş!.. Okul çağındaki çocuklar
sokaklarda hayta gibi gezermiş, denetim mekanizması neredeymiş!..
Vallahi billahi içime fenalık çöktü!.. Bende
bayağı bayağı inanmıştım hava kirliliğinden başka sorunumuz kalmamış diye!.. Bizim
akiller daha günübirlik bu sorunlara çözüm bulamazken, acep doğal gazı Keşan’a
nasıl getirmeyi düşünürler!.. Sahi 100. Yıl Pasajı’nda Keşan Belediyesi’ne ait 9
dükkan satışa çıkmış... Acaba buradan elde edilecek parayla doğal gaz
getirilmesine katkı mı yapılacak? Yoksa, yudum yudum rakı sofralarında mı
harcanacak!.. Benimkisi merak canım, ne haddime mazlumun ağını almak!.. Saygılarımla...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder