26 Nisan 2015 Pazar... CHP
Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,
Türkiye’deki ilk mitingini Edirne’de yaptı... Mitingi izlemek üzere, ben de
Edirne’ye gittim... Mitingden yaklaşık yarım saat önce Edirne’deydim...
Mitingdeki izlenimlerimi paylaşmadan, miting öncesi duygu ve izlenimlerimi
paylaşmak istiyorum sizlere...
Coşkuluydum, büyük bir
kalabalık bekliyordum... CHP’nin seçim bildirgesi vatandaşlar tarafından olumlu
karşılanıyor ve insanları heyecanlandırıyordu... CHP seçmenini mutlu ederken,
birçok kararsız kesime de ışık olmuştu... İktidar Partilileri ise telaşa
düşürmüştü... Daha önceki seçim dönemlerinde AK Parti yapacağı icraatları
anlatıp, muhalifler özellikle de CHP karalama politikası yaparken, bu seçim
döneminde tam tersi olmuştu... CHP yapacağı icraatları anlatıyor, AK Partililer
ise ‘yapamazsınız’ diye karalama
politikasına başvuruyordu... Yine CHP’nin seçim reklamı ‘Alkışlıyoruz’ herkesin dikkatini çekip beğeni topladı... Geçmiş
yıllarda maalesef, reklamda hep sınıfta kalmıştı CHP!.. Tüm bunlar benim
izlenimlerim ve düşüncelerim, katılan olur katılmayan da...
Neyse CHP’nin mitingi için gittiği
Edirne’de, ilk gözüme çarpan seçim aracındaki fotoğraftı... CHP Edirne
milletvekili adaylarının propagandasını yapan seçim aracındaki fotoğraftan söz
ediyorum... CHP’li milletvekili adayları bağlamışlar kollarını, halktan oy
istiyorlar... Kollarını bağlama fikrini onlara kim vermiş ya da kendi
fikirlerimi bilmem ama bana göre yanlış bir tercih... Kollarınızı
bağlayacağınıza, hepiniz birer elinizi kaldırıp halkı selamlar bir poz
verseydiniz çok başarılı olurdu... Kollarınız bağlı pozunuz sanki; -bize dokunmayın, bizden bir şey istemeyin,
biz kibirliyiz, bizden uzak durun- der gibi olmuş... Henüz 7 Haziran genel
seçimine 1 aydan fazla bir süre var, bence fotoğrafı değiştirin... Bende
burukluk yaratan bu durumdan sonra miting alanına ilerledim... Mitingin
gerçekleştirileceği İstasyon Meydanı oldukça genişti... Mitingin başlamasına 15
dakika bir süre vardı ki, ancak alanın 4’te biri dolmuştu... İçimden ‘keşke daha dar bir ilan tercih edilseymiş’
diye geçirdim... Ancak 15-20 dakika bir süre geçti geçmedi miting alanın 4’te
3’ü doldu... Hâlâ geliyordu insanlar ellerinde bayraklarla... Reklam müziği
coşkuluydu... Keyfim yerine gelmişti... Partililer üzerine düşen görevi yapmış
ve miting alanı çok geniş olmasına rağmen doldurulmuştu... İzlenimime göre de
gönüllü gelmişti CHP’ye destek verenler miting alanına... Hani öyle, ceplerine
sıkıştırılsın üç-beş kuruş da dostlar alışverişte görsün misali değildi!..
Derken Sayın Kılıçdaroğlu’nun
Edirne’ye girdiği ve biraz sonra miting alanında olacağı duyuruldu... Miting
alanındakiler daha da coşmuştu... Herkes gibi ben de heyecanlıydım... Ve
beklenen an geldi... Sayın Kılıçdaroğlu
kürsüye çıktı ve halka hitap etmeye başladı...
İşte o anda içim yine burkulmuştu!.. Seçim
bildirgesi, vaatler oldukça dikkat çekici ve olumluydu... Bildirgeyi defalarca
okumuş ve yapılan yorumları dinlemiştik ancak, bir de canlı duymak istemiştik
Sayın Kılıçdaroğlu’ndan... Daha da
feyiz alabilmek için... Lakin ben umduğumu bulamadım!.. Bir kağıt parçasından
okumak çok daha feyiz vermişti bana!.. Coşku katmıştı, umutlandırmıştı... Ancak
Sayın Kılıçdaroğlu bu coşkulu
bildirgenin coşkusunu yaratamadı!.. Yaratamadı ki, mitingin ilk 10 dakikasından
sonra alandan dönüşler başladı 5’er 10’ar... Derken sürekli bir akış oldu
alanın terkedilmesi yönünde... Halka dokunamadı, o coşkulu kalabalığı mitingin
sonuna kadar alanda tutamadı... Bir ara etrafta turlarken de bazı vatandaşların
konuşmalarına kulak misafiri oldum... Mitingin bitmesini ve CHP Yalova
Milletvekili Muharrem İnce ile
tokalaşma planları yapıyorlardı!.. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun elini sıkabilmek için fısıldaşanları ise hiç
duymadım!..
Bunlar benim izlenimlerim tabii ki... Ve
paylaşmamın nedeni; maalesef Kılıçdaroğlu’nda
liderlik göremedim... Ve CHP’nin iktidar olamamasını da biraz bu nedene
bağladım... Muharrem İnce alternatif
midir tam kestiremiyorum ama birkaç kez kendisini canlı dinleme fırsatım oldu
ve konuşması hiç bitsin istemedim... Akıcılık vardı, kendini dinletiyordu,
zamanın nasıl geçtiğini anlamadım, konuşurken sessizlik hakim ve herkes pür
dikkat dinlerken, cümle bittiğinde alkış kopuyordu... Sanki bizden biriydi,
içimizden gibiydi, akrabaydık, yüreğimiz bir atıyordu, aynı yola başkoymuştuk,
coşturmuştu, coşmuştuk...
İşte bu nedenledir ki; İktidar olmak için
önce halka dokunabilecek bir lider gerekiyor... Sayın Kılıçdaroğlu ya halka dokunacak, dokunamıyorsa da koltuğu
dokunacaklara bırakacak!..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder