28 Nisan 2015 Salı

KÜRSÜDE KILIÇDAROĞLU İDİ, DİLLERDE İSE MUHARREM İNCE!..


   26 Nisan 2015 Pazar... CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’deki ilk mitingini Edirne’de yaptı... Mitingi izlemek üzere, ben de Edirne’ye gittim... Mitingden yaklaşık yarım saat önce Edirne’deydim... Mitingdeki izlenimlerimi paylaşmadan, miting öncesi duygu ve izlenimlerimi paylaşmak istiyorum sizlere...
Coşkuluydum, büyük bir kalabalık bekliyordum... CHP’nin seçim bildirgesi vatandaşlar tarafından olumlu karşılanıyor ve insanları heyecanlandırıyordu... CHP seçmenini mutlu ederken, birçok kararsız kesime de ışık olmuştu... İktidar Partilileri ise telaşa düşürmüştü... Daha önceki seçim dönemlerinde AK Parti yapacağı icraatları anlatıp, muhalifler özellikle de CHP karalama politikası yaparken, bu seçim döneminde tam tersi olmuştu... CHP yapacağı icraatları anlatıyor, AK Partililer ise ‘yapamazsınız’ diye karalama politikasına başvuruyordu... Yine CHP’nin seçim reklamı ‘Alkışlıyoruz’ herkesin dikkatini çekip beğeni topladı... Geçmiş yıllarda maalesef, reklamda hep sınıfta kalmıştı CHP!.. Tüm bunlar benim izlenimlerim ve düşüncelerim, katılan olur katılmayan da...
   Neyse CHP’nin mitingi için gittiği Edirne’de, ilk gözüme çarpan seçim aracındaki fotoğraftı... CHP Edirne milletvekili adaylarının propagandasını yapan seçim aracındaki fotoğraftan söz ediyorum... CHP’li milletvekili adayları bağlamışlar kollarını, halktan oy istiyorlar... Kollarını bağlama fikrini onlara kim vermiş ya da kendi fikirlerimi bilmem ama bana göre yanlış bir tercih... Kollarınızı bağlayacağınıza, hepiniz birer elinizi kaldırıp halkı selamlar bir poz verseydiniz çok başarılı olurdu... Kollarınız bağlı pozunuz sanki; -bize dokunmayın, bizden bir şey istemeyin, biz kibirliyiz, bizden uzak durun- der gibi olmuş... Henüz 7 Haziran genel seçimine 1 aydan fazla bir süre var, bence fotoğrafı değiştirin... Bende burukluk yaratan bu durumdan sonra miting alanına ilerledim... Mitingin gerçekleştirileceği İstasyon Meydanı oldukça genişti... Mitingin başlamasına 15 dakika bir süre vardı ki, ancak alanın 4’te biri dolmuştu... İçimden ‘keşke daha dar bir ilan tercih edilseymiş’ diye geçirdim... Ancak 15-20 dakika bir süre geçti geçmedi miting alanın 4’te 3’ü doldu... Hâlâ geliyordu insanlar ellerinde bayraklarla... Reklam müziği coşkuluydu... Keyfim yerine gelmişti... Partililer üzerine düşen görevi yapmış ve miting alanı çok geniş olmasına rağmen doldurulmuştu... İzlenimime göre de gönüllü gelmişti CHP’ye destek verenler miting alanına... Hani öyle, ceplerine sıkıştırılsın üç-beş kuruş da dostlar alışverişte görsün misali değildi!.. Derken Sayın Kılıçdaroğlu’nun Edirne’ye girdiği ve biraz sonra miting alanında olacağı duyuruldu... Miting alanındakiler daha da coşmuştu... Herkes gibi ben de heyecanlıydım... Ve beklenen an geldi... Sayın Kılıçdaroğlu kürsüye çıktı ve halka hitap etmeye başladı...
   İşte o anda içim yine burkulmuştu!.. Seçim bildirgesi, vaatler oldukça dikkat çekici ve olumluydu... Bildirgeyi defalarca okumuş ve yapılan yorumları dinlemiştik ancak, bir de canlı duymak istemiştik Sayın Kılıçdaroğlu’ndan... Daha da feyiz alabilmek için... Lakin ben umduğumu bulamadım!.. Bir kağıt parçasından okumak çok daha feyiz vermişti bana!.. Coşku katmıştı, umutlandırmıştı... Ancak Sayın Kılıçdaroğlu bu coşkulu bildirgenin coşkusunu yaratamadı!.. Yaratamadı ki, mitingin ilk 10 dakikasından sonra alandan dönüşler başladı 5’er 10’ar... Derken sürekli bir akış oldu alanın terkedilmesi yönünde... Halka dokunamadı, o coşkulu kalabalığı mitingin sonuna kadar alanda tutamadı... Bir ara etrafta turlarken de bazı vatandaşların konuşmalarına kulak misafiri oldum... Mitingin bitmesini ve CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce ile tokalaşma planları yapıyorlardı!.. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun elini sıkabilmek için fısıldaşanları ise hiç duymadım!..
   Bunlar benim izlenimlerim tabii ki... Ve paylaşmamın nedeni; maalesef Kılıçdaroğlu’nda liderlik göremedim... Ve CHP’nin iktidar olamamasını da biraz bu nedene bağladım... Muharrem İnce alternatif midir tam kestiremiyorum ama birkaç kez kendisini canlı dinleme fırsatım oldu ve konuşması hiç bitsin istemedim... Akıcılık vardı, kendini dinletiyordu, zamanın nasıl geçtiğini anlamadım, konuşurken sessizlik hakim ve herkes pür dikkat dinlerken, cümle bittiğinde alkış kopuyordu... Sanki bizden biriydi, içimizden gibiydi, akrabaydık, yüreğimiz bir atıyordu, aynı yola başkoymuştuk, coşturmuştu, coşmuştuk...
   İşte bu nedenledir ki; İktidar olmak için önce halka dokunabilecek bir lider gerekiyor... Sayın Kılıçdaroğlu ya halka dokunacak, dokunamıyorsa da koltuğu dokunacaklara bırakacak!.. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder