10 Aralık 2012 Pazartesi

GÖREN GÖZ, ARAŞTIRMACI GAZETECİLİK İSTEMEZ(!) SAYIN MÜFTÜM…


Köşe yazımın tam metni Önder gazetesinin yaırnki (11 Aralık 2012 Salı) sayısında....


:::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::.
Akşam namazı, camiye yeniden enerji verilip, gazeteciler ayrıldıktan sonra kılınmış olabilir… Biz oradan ayrıldığımızda saat 18.00’i geçiyordu ve bir kişinin namaz kılmak için camiye geldiğini bizler de gördük ve arkası da gelmiş olabilir… Ancak akşam namazı, saatinde kılınamamıştır… İbadetin saati olmaz ama dediğim gibi bizim burada vurgulamak istediğimiz, ezan sesi, vaktinde cemaate (vatandaşa) duyurulmamış ve kesintiden dolayı aksaklık yaşanmıştır…
Sizin de belirttiğiniz üzere bu, güç yettirip yettirememe meselesi değil ve cemaat de vatandaştır… Ama TREDAŞ yetkilileri, cami cemaati ile hane cemaatine aynı sıcaklığı göstermemektedir…
Camideki vatandaş da hanedeki vatandaş da cemaat değil midir? Bunu da siz yanıtlayın o zaman, biz de bunu bilelim… Saygılarımla…



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder