Keşan’daki yönetici ve
idareciler doğal gaz peşinde... Keşan’ın menfaatine, hatırı sayılır kurumların
yöneticileri, kendi kurumlarının kasalarını ve kurumları adına yatırım
sağladıkları hayırsever iş adamlarını harekete geçirseydiler şimdiye
çözümlenmişti doğal gaz konusunu... Ancak onlar her zaman ki gibi, boşa kürek
sallamakla geçirdiler bu süreyi... Mahalle gezilerinden de bir sonuç çıkacağını
düşünmüyorum tabii ki... Doğal gaza kilitlendik, Keşan yansa umurlarında değil
vallah... Dün çarşı merkezinde yaya haldeyim... Anafartalar Caddesi’nin Tekel
Meydanı’na devam eden bölümüne (Halk Bankası Keşan Şubesi ve 100. Yıl Pasajı’nın
arasında kalan caddenin kaldırımları) geçebilmek için akla karayı seçtim... Kaldırımlarda
yaya hariç, ne arasanız var!.. Güya zabıtalar denetimde ve kaldırımlara
çıkarılan ürünler için esnaf uyarılıyormuş... Koca bir yalan! 50 metre kaldırımdan
yürüyeceğim diye, oryantallerden beter oldum vallah!.. Cadde üzerindeki araçlar
da köçek!.. At arabası, seyyar satıcısı, her iki yönde usulsüz parklar yüzünden
tam bir köçek olmuştu!.. Bir sağa, bir sola, Allah caddeyi geçmek çabası içinde
bulunan yaya ve sürücülere yardımcı ola!.. Oradan güç bela, İsmet İnönü Caddesi’ne
yöneldim... 8 ila 14 yaş aralığında 7-8 çocuğun ellerinde sigaraları ile
kaldırımı işgal ettiklerini görünce meraklandım... Parmak ucumda yükselerek kimi
çevrelediklerini görünce de, yutkundum... Bizim kızanlar ellerinde sigara,
tüttüre tüttüre kazı kazan kazıyorlardı!.. Fotoğraflayacaktım amma, -yaşı küçük
çocukları teşhir etmek suçundan- savcılıktan darbe yememek için vazgeçtim!.. Onlar
suç işleyebilir, bu duruma müdahale etmeyenler suçlu olabilir, denetlemeyenler
ihmâlkârlıkta bulunabilir, amma bunu fotoğraflayanlar ve teşhir edenler
-suçlu-dur!.. Yanlışları, hataları, aksaklıkları, düzenbazlığı gizleyeceksin,
örtpas edeceksin, susacaksın, görmezden geleceksin, o zaman işte; senden iyisi
yok!.. Yine aynı gün, hava sıcaklığı 20 derecenin üzerinde iken, güneş tepede
ensemizi kavururken, sokakta insanlar kısa kollu gezer iken ve hava sıcaklığı
15 derecenin altına inmediği halde -kalorifer yakmak yasak- iken, ben Keşan
Belediyesini bizzat arayarak ihbarda bulundum... İsmimi de telefonumu da
verdim ve konu hakkında gerekli uyarı yapıldıktan sonra bilgilendirileceğim
söylendi... Sonuç mu? Hiçbir şey yapılmadı ki, bilgilendirme yapılsın!.. Şu
anda da kapılar camlar açık, evimin bazı odalarındaki petekleri kapatmış
vaziyette oturuyorum işte!.. (Akşam saatlerinde yakılması, hava sıcaklığının
düşmesi nedeniyle normal tabii ki ama gereğinden fazla yakılması hava
kirliliğini tetikliyor bence...) Bunu da, kaloriferli apartmanların
denetlendiğini, hava sıcaklığına göre yapılması konusunda uyarıda
bulunduklarını açıklayanlara kapak olması için yazdım... Denetimleriniz
mükemmel!.. Çok saygıdeğer yöneticilerimiz ve daire amirlerimiz, lakin doğal
gaz psikolojisinden sıyrılabilirseniz, başka sorunlarla da ilgilenmenizi
tavsiye ederiz... Şunu da aklınızın bir köşesinde bulundurmanızda fayda
olacağını düşünüyorum ki; Keşan’ın gazdan önce, iyi yönetilmeye ihtiyacı
var! Saygılarımla...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder