Dün
Keşan’da elektrik kesintisi yaşandı. Kesintinin uzun sürmesi ile birlikte
vatandaşlar da gazetemizi arayarak, kesintinin akıbetini öğrenmek istedi...
Kimi vatandaş neden kesinti olduğu yönde bilgi isterken (sanki faturasını biz
kesiyormuşuz ya da elektrik bedelini biz alıyormuşuz gibi!) bazı vatandaşlar
ise Hükümet Konağı binasının karanlıkta olmasını eleştirdi. ‘Hadi evlerde, her işyerinde jeneratör
olmaz da, birçok kurumu içinde barındıran Hükümet Konağı karanlıkta kalır mı?’ dedi...
Bu durumda bir anormallik olduğunu düşünüp, Hükümet Konağı’nda bir görevli ile
irtibata geçtim ve ‘jeneratörün neden
devreye sokulmadığını’ sordum... Bu görevli, jeneratörün devrede olduğunu
ancak aydınlatmada bir aksaklık yaşandığını ve giderilmesi için çalışıldığını
belirtti. Hatta sohbet devam ederken, arıza giderilmiş, Konak aydınlanmıştı... Durumda
anormallik olduğu ortaya çıksa da, doğrusu ben yadırgamadım... Hükümet
Konağı’ndaki arızalar öylesine bağışıklık yapmıştı ki bende, sanki olası bir
durum gibi karşıladım... Binamızın süs asansöründen sonra yarı süslü bir
jeneratörü olsa birbirini tamamlar diye düşündüm! Zaten alıştık derme çatma
yaşamaya Keşan’da... Neremiz sağlam da Hükümet Konağımız sağlam olsun, söyleyin
bana... Dikişimiz öyle bir kaçmış ki, yakalayana benden madalya!
Bütün
bunlar yaşanırken, telefonlar susmak bilmezken, vatandaşıma merem anlatmaktan
usanmışken, gazetemizin kapısından giren bir vatandaşım bombayı patlattı
birden...
Onda da
sıkıntı elektrik kesintisiymiş ama onun aydınlıkla zoru yokmuş, kesintiden
dolayı elektrik faturasının tahsilatı yarına kalmış!
Ah be gün
boyunca arızayı sorup, kesintiden yakınanlar... Baksanıza kurumun kendine hali
yok, size-bize faydası nereden olacak! TREDAŞ kendi kurumunda tedbir alıp,
fatura bedellerini tahsil edememiş... Kelin merhemi olsa kendi başına
sürermiş!...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder