21 Haziran 2012 Perşembe

İNSAN HAYATI BU KADAR UCUZ MU?..

Aslında uzun süredir değinmek istediğim bir konuydu ama mazot, benzin, kısıtlama derken, bir de ben vurmayayım dedim yolcu taşımacılığı yapan esnafa…
Ancak son dönemde yaşanan ve özellikle de Keşanlı vatandaşımın hayatını kaybettiği trafik kazaları nedeniyle, konuyu gündeme taşımam farz oldu…
Kendim de bizzat şahit oldum bundan 2 ay önce sık sık yaptığım Edirne yolculuklarında ‘doblo’ denilen araçların hız ve dikkatsizliklerine… Yolcu doldurma uğruna çevrilen entrikalara… Polismiş, maliyeymiş, vız geliyor onlara!.. Hepsinin yerlerini ezberlemişler… Hatta birbirleriyle haberleşmeleri de hiç bitmiyor yol boyunca… Tabii ki hal böyle olunca, yolcuların da canı boğazında gidiyor, kelle koltukta oluyor yol boyunca…
Durulmayacak noktalarda duruluyor, sollama yapılmayacak yerde sollamalar yapılıyor, ara ara ralli yarışları sergileniyor.
Benim bildiğim transit taşımacılık yapması gereken bu araçlar (yani Keşan-Edirne arası taşımacılık yapıyorsa; Keşan’dan hareket ettiğinde sadece Uzunköprü’de indi-bindi yapacak ve Edirne’ye devam edecek), canları ve keyifleri nerede isterse orada yolcu da alıyor, yolcu da indiriyor… İndi-bindilerden kaybettiği zamanı da hızdan kazanıyor!.. Bas gaza basabildiğin kadar… Araçlarda takometre var mı? Yok… Neden yok? Bilmiyorum… Diyelim şikayet ettim ve aracın çok hızlı gittiği yönünde ihbarda bulundum… Hani kanıt? Yine yok… Polisi gördüğü yerde kesecek hızı, kurtaracak paçayı…
Bu yanlış işleyişin önüne nasıl geçilir bilmem ama birkaç ay içinde 4-5
Keşanlı vatandaşımın hayatına mal olan bu taşımacılık hizmetinde mutlaka tedbirler alınmalı… İnsan hayatının bu kadar ucuz olmadığını düşünüyor ve ilgililerin duyarlı davranarak, önlem almaları yönünde harekete geçmesini umuyorum…
Hepimiz can taşıyoruz, hepimizin bu araçlara bir gün ihtiyacı olabilir ve hayatımızı kaybedebiliriz… Giden canlar geri gelmez ama yapılan yanlışların önüne geçilebilir… Saygılarımla…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder