“3 ülke tek
nehir” sloganıyla düzenlenen 5. Uluslararası
Meriç (Marıtsa) Rallisi, 30 Nisan 2015 Perşembe günü Edirne’den start aldı... Ralliye
bu yıl ben de katıldım ve çok keyifliydi... Tabii ki klasik otomobille
katılmadık... TGRT ekibi ile birlikte seyahat ettik Ralli boyunca... Haber,
çekim, eğlence, heyecan, hepsi bir arada ve çok güzeldi... Kapıkule Sınır
Kapısı’ndan Bulgaristan’a geçtik... Her yer yemyeşil ve pırıl pırıldı... Hava
günlük güneşlik ve tam bir yaz havası hakimdi... Bulgaristan’dan sonraki
durağımız da Yunanistan’dı... Aynı güzellikler burada da hakimdi... Derken
ülkemiz sınırlarına girdik... İpsala Gümrük Sahası içerisine geldik... İlk 20 aracın
gümrük işlemleri çok çabuk yapılırken, bir haber geldi; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal
Erdoğan’ın Yunanistan’a geçmek üzere İpsala Sınır Kapısı’na geleceği
yönünde... Yetkililer belirdi bir anda gümrük sahasında... Yavrum, canım Bilal Oğlan bekletilmesin diye bir
telaş aldı gümrük içinde!.. Herkes Bilal
Oğlan’a odaklanınca geriye kalan rallicilerin işlemleri de nispeten
ağırlaştı... Önce Bilal Oğlan’ın
gideceği güzergahtaki araçların işlemleri hızlandırıldı ki, Bilal Oğlan hiçbir engele takılmadan
geçebilsin!.. Gümrük memurlarını suçlamıyorum tabii ki, onlar da emir kulu... Ancak
işlemler uzayınca, rallicilerden bazıları da tuvalet ihtiyaçlarını
karşılayabilmek için Gümrük Sahası içerisindeki umumi tuvaletleri kullanmak
istedi... Tuvaletlere giren saniye sürmeden ağzı kapalı dışarı çıkıyordu... Dayanamadım
en sonunda ben de bir gireyim dedim... Aman girmez olaydım, bok kokusundan
bayılacaktım!.. Zaten kağıt pisliğinden girebilmek de pek mümkün değildi... Sanki
aylardır kimse temizlememiş, uğramamıştı... Özellikle kullanılmasın diye pis
bırakılmış gibiydi!..
Sonuç mu? Türk vatandaşı olarak çok mahcup
olduk... Gezdiğimiz 2 ülkede sigara izmaritimizi dahi rastgele yere atamayıp küllüklü
çöp kutusu ararken, ülkemize gelen ki aralarında ilk defa da ralliye katılan
Bulgar ve Yunanlı vatandaşlar vardı, onların daha ülkemize girişte bu
manzarayla karşılaşmalarına şahit olduk... Üzüldük, utandık, mahcubiyet
duyduk... Biz de kusur yoktu ama kusur; yine bizim ülkemizin
ilgililerindeydi... Aynı bayrağı, aynı toprağı, aynı vatanı paylaştığımız
Türkiye Cumhuriyeti’nin İpsala Gümrük Sahası’ndan sorumlu ilgililerinde... Bu
pisliği, bu tuvaletleri kullanan ya da kullanmak isteyen vatandaşlara maledemeyiz
çünkü bir kullanımlık pislik değildi bu... Ne çöp boşaltılmış, ne de lavabolar
temizlenmişti sanki aylardır... Tuvaleti kullanan vatandaşlar, işi bitince çöpü
de boşaltacak halleri yoktu sanırım!..
Bütün bu üzüntüm ve mahcubiyetim ile
birlikte bir de o anda şunu çok merak ettim... Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Oğlan İpsala Gümrük Kapısı’na
geleceği için saha içinde bir aksilik çıkmasın diye kendini kıran ilgililer; ya
Bilal Oğlan -şu umumi tuvaletlerde bir işeyeyim- deseydi acep napçaktınız!..
Bu arada; İpsala Gümrük Kapısı’nı kullanacak
vatandaşlarımız aman tedarikli çıkın... Sakın ola ki, çişinizi kapıya
saklamayın!.. Çişinizi yapamadığınız gibi, üstüne bir de istifra edecek lavabo
arasınız!..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder