Neşe'nin Kaleminden
4 Haziran 2015 Perşembe
15 Mayıs 2015 Cuma
KEDİ OLALI BİR FARE TUTTU AMA O DA BOŞ ÇIKTI!..
Vallahi güleyim mi ağlayayım
mı bilemedim!.. Şu Keşan’a aklıselim yöneticiler ne zaman gelecek diye sabırla
beklemekteyim!.. Elbet bir gün kırmızı kar yağacak inşallah!..
Evet bugün Keşan Kent Konseyi toplantı
düzenleyecek ve Sanayi Kavşağı’nı gündeme taşıyacak... Bu toplantıya katılmak
çok isterdim ama akşamüzeri yapacağım yolculuk nedeniyle maalesef
katılamayacağım... Ben de hazır toplantı başlamamışken, belki Kent Konseyi
üyelerinin kulağına gider diye, bari köşe yazısı yazayım dedim...
Merak ettiğim konu ise, acaba Kent Konseyi
Sanayi Kavşağı’ndaki hangi sorunu gündeme taşıyıp, tartışmaya açacak... Üstgeçit
yapılmasıyla ilgili proje ise geçmiş olsun!.. Sanayi Kavşağı’ndaki çalışmalar
bitti bitecek... Geriye bir yeşillendirmesi kalıyor kavşak içlerindeki...
Herhalde Kent Konseyi, Keşan Belediyesince kavşak içlerine lale mi, papatya mı
yoksa menekşe mi ekilmesinin istendiğini tartışma konusu yapacak!.. Görünen o
ki, kavşakta en önemli sorun yeşillendirme çalışması gibi görünüyor şu anda!..
Anlayacağınız Kent Konseyi fare olalı bir kedi tuttu ama o da boş çıktı
şansına!.. Ama ben yine de bir şans vereceğim Kent Konseyi’ne... Hazır bir
toplantı düzenliyorsunuz ve ilgili herkesi bu toplantıya davet ediyorsunuz,
size bu mübarek Miraç Kandili gününde veriyorum malzemeyi elinize... Hem işe
yaramış olursunuz hem de sevap kazanmış...
Keşan Belediyesinde çalışan işçi
kardeşlerimiz yine dertli yine çaresiz... 4 aydır maaşlarını alamıyorlarmış... Sorun
bakalım Keşan Belediyesine ne zaman ödeyecekler bu işçi kardeşlerimizin
maaşlarını... Ota b.k’a sponsor olurlar, gelen geçeni doyururlar, önüne gelene
hediye yağdırırlar ama işçisine gelince koklatmazlar!.. Bi hesap soruverin Kent
Konseyi olarak eğer yiyorsa!..
Bir de İstanbul’dan bir vatandaşımız aradı
beni geçenlerde... Asri Mezarlık’tan yıllar önce ailesi adına arsa satın almış
ama şakır şakır parasını vergisini ödediği halde aile mezarlığı ikiye bölünmüş
ve bir başkasına verilmiş... Hem bu konuda halkı bilgilendirin hem de ‘aile
mezarlığımız hazır, parasını verdik, tapusunu aldık, vergisini ödüyoruz’ deyip
de içi rahat olanları da uyarın... Bir gün Allah gecinden versin bir yakınları
ölüp nasılsa aile mezarlığımız var deyip, kendilerini garantide sanmasınlar... Belki
şu anda satın aldıkları o mezar yerinde başkaları yatıyordur!..
Evet sevgili Kent Konseyi üyeleri... Bu
mübarek günde size iki tane mübarek konu buldum işte!.. Hem faydalı olacak hem
de sevap kazanacağınız iş her zaman çıkmaz önünüze böyle... Hem diriyi
sevindirmek hem de ölüyü mezarında rahat uyutmak için bu fırsatı
değerlendirmenizi tavsiye ederim bu mübarek günde...
Tekrar tüm Müslüman aleminin mübarek Miraç
Kandili’ni kutlar; Keşan Belediyesi tarafından diri olan işçilerinin
sevindirilmesi, ahiret alemine göçecek hemşehrilerimizin de kabirlerinde rahat
uyumalarını sağlamalarını dilerim...
13 Mayıs 2015 Çarşamba
SANAYİ KAVŞAĞI’NA HAVAALANI YAPILACAK!..
Geçenlerde yolum düştü Sanayi Kavşağı’na...
Keşke düşmez olaydı!.. Hani başkası söylese inanmazdım... Kavşak’ta ki
çalışmalar bitti, bitecek... Ne üstgeçit var ne de altgeçit!.. Hemen eve geldim
ve ne olur ne olmaz diye sakladığım 29 Nisan 2015 tarihli yerel gazeteleri bir
daha karıştırıp, AK Parti İlçe Başkanı Mustafa
Mercan’ın, ‘Sanayi Kavşağı
Üstgeçitli olacak’ başlıklı haberini tekrar tekrar okudum... Sayın Mercan,
ısrarla üstgeçit olacağını vurguluyor, hatta Edirne Valisi Dursun Ali Şahin’le yaptığı yazışmayı da belge olarak sunuyordu
demecinde... Sayın Mercan’ın bu
demecinin üzerinden 1 buçuk ay geçiyor ve vazgeçildiği yönünde de bir haber de
yer almıyor gazetelerde... Ancak gördüğüm o ki, Sanayi Kavşağı’ndaki düzenleme
bitti bitecek... Eskisine nazaran biraz daha genişletilmiş, yüzü gözü boyanmış,
allanmış pullanmış!.. Başkada hiçbir şey yok eskisinden farklı olarak...
Desenize; yazık oldu Sanayi Kavşağı’na yandı Enez ve Destek Kıtaları
kavşakları!.. Gelibolu yönünden gelen araçlar Destek Kıtaları Kavşağı ve Enez
Kavşağı’ndan direkt geçerken, Sanayi Kavşağı’na geldiğinde ışıklara
takılacak... Ve önümüzün de yaz sezonu olduğu düşünüldüğünde, trafik yoğunluğu
gözönüne getirildiğinde belki de üst ve altgeçitli kavşaklar bile araçla dolup
taşacak... Bunları kısmetse birkaç ay sonra hep birlikte yaşayıp, göreceğiz...
Bu kerametin gerçekleşmesi için fazla bir süre beklemeyeceğiz anlayacağınız...
Ancak benim takıldığım konu, hâlâ -Sanayi Kavşağı’nda üstgeçit olmayacak-
şeklinde bir açıklama yapılmaması... Sakın ola yapılan kavşak düzenlemesi
bozulacak ve tekrar düzenleme yapılacak diye aklınıza bir delilik gelmesin!..
Bu olsa olsa; 7 Haziran Genel Seçimleri için -siyasi propaganda deliliğidir!- 7 Haziran hele bir gelsin geçsin
de bakalım Sanayi Kavşağı’nın adı bile anılmayacaktır... Bu saatten sonra ancak
Sanayi Kavşağı yanına bir havaalanı yapılır, ışığa takılmak istemeyen araçlar
için özel sefer düzenlenir ve Enez Kavşağı’na kadar hava yoluyla taşınır!.. Yoksa
Sanayi Kavşağı’na üstgeçit yapılması sittin sene lafta kalır!.. Lakin Sanayi
Kavşağı’nın kaderi ile oynayanların da elbet bir gün oyunları bozulur... İşin
içine oyun girmeseydi daha en başında üstgeçitli olacaktı ve bu tartışmaların
hiçbiri yaşanmayacaktı... Çünkü Sanayi Kavşağı da Destek Kıtaları Kavşağı ve
Enez Kavşağı gibi üstgeçitli projelendirilmiş, ancak birilerinin işine
gelmediği için pişmiş aşa su katarak, Sanayi Kavşağı’nın kaderini
değiştirmişti... Suyu iyi katmış ki, pişmiş aşı bozmayı da iyi becermiş... Para
para para, yokluğun bir dert varlığın da bela!.. Saygılarımla...
12 Mayıs 2015 Salı
Bİ FİRST LADY’ME Bİ ÇUCUĞUMA!..
10 Mayıs 2015 Cumartesi günü yayımladığım “Allah Razı Olsun First Lady’den!..”
başlıklı köşe yazımı sosyal paylaşım sitesi olan Facebook sayfamda da
paylaştım... Paylaşmamla birlikte yorumlar yapıldı yazımın altına...
Yazımda,
Aşağı Zaferiye Mahallesi Merkez Kent Konutları önünden geçen yolun (Aynı
zamanda tam karşısına yapılan yeni villaların önünden geçen) Keşan Belediye
ekiplerince asfaltlandığını ve bunun da First
Lady’ye Anneler Günü hediyesi olabileceğini düşündüğümü ifade etmiştim...
Ne de olsa bu yol yıllardır çukurlarla dolu, asfalt toprak karışımı stabilize
bir yol görünümünde iken ve hiçbir iyileştirme yapılmamışken, bu yıl
asfaltlanmasını buna yordum doğrusu!..
Ve bazı hemşehrilerimiz yorumda bulunmuş yazımın
altına... Örnek verecek olursak;
Vatandaş:
Keşan’ı b...k götürüyor. Yağ fabrikasının olduğu yeri tabi ki First Lady yapıyor, hizmeti kendisine
yapıyor. Sana bana mı yapacak. Avanta lavanta işler...
Benden
cevap: O halde First Lady’ye
destek verelim!..
Vatandaş:
İnşaata faydasını çözemedim bu yolun... Evleri alanlar Gelibolu’ya mı gidip
gelecek de onlar için yapıldı. Şahsi duygularla yapılan habercilikte bu olsa
gerek..:)
Benden
cevap: Bir ev alırken, yoluna bakarsın, mevkisine bakarsın, komşuna
bakarsın, bakarsın da bakarsın işte... Şahsi duygularla değil, toplumsal olayı
gündeme taşıyan bir haber ama siz partizanlık duygusuyla yorumda
bulunmuşsunuz!..
Vatandaş:
Yolu karayolları mı yapmış yoksa Keşan Belediyesi mi? Karayolları yaptı ise
dönere kadar niye yapmamış merak ettim. Keşan Belediyesi yaptı ise birilerini
kayırma adına yaptı herhalde ama yine de dönere kadar yapsaymış iyi olacakmış.
Nasıl olsa aynı duaları alacaktı.
Benden
cevap: Keşan Belediyesi yaptı... First
Lady’ye söyle dönere de villalar diksin, yol boydan boya asfaltlanır...
Çözüm ben de değil, First Lady’de
anlayacağın!..
Vatandaş:
Bize sırf hizmet için birkaç tane First
Leydi lazım o zaman. Sayın başkanımız da bu hususta mücadelesini
veriyordur.
Benden
cevap: Tam olarak neyi ima etmeye çalıştığını anlayamadım!..
* * *
Şimdi sizlere diğer bir konudan
bahsedeceğim... Erikli Sahili’nde yıkılan Pazar yerinin bir kısmına duvar
örüldüğü ve Erikli Hotel’e bağlandığını bildirdi bazı vatandaşlarımız... Sözde
yıkılan Pazar yeri yeniden yapılacak ve eski sahiplerine verilecekti...
İddialara göre, birinin çocuğuna eğlence yeri açacaklarmış bir bölümüne...
Hatta bu nedenle Yeşil Bar’a giden yolu bile kapatmışlar... Eski Pazar
yerindeki dükkan sahipleri de hayal kursun; ‘yerlerimize yakında kavuşacağız’ diye... Size gelene kadar
çocuğumuz var biline!.. Birilerine peşkeş çekeriz, çocuğumuzu da ortak
ederiz!.. ‘Önce can, sonra canan’
demiş atalarımız... Bi First Lady’ye bi çucuğuma, Allah gözünüzü doyursun emi
bu mübarek 3 aylarda... Garibanı rızkından eder ve hakkını yersen, ne
edindiğinden ne de kazandığından hayır gelir bilesin...
Yazımı; atalarımızın ‘Haydan gelen huya gider’ sözü ile
noktalıyor ve Allah’ın kimseyi doğru yoldan ayırmamasını diliyorum... Saygılarımla...
10 Mayıs 2015 Pazar
ALLAH RAZI OLSUN FİRST LADY’DEN!..
7 Mayıs 2015 tarihinde yayımladığım ‘Mars-Ay-Keşan!’ başlıklı yazımı okuyan bir hemşehrimiz aradı bugün... Hatırlarsanız bu yazımda, Keşan’a giriş noktalarına değinmiş ve hangi istikametten girilirse girilsin bütün yolların bozuk olduğunu ve eli yüzü düzgün bir yol bulunmadığını vurgulamıştım... Ancak bugün arayan bir hemşehrimiz Destek Kıtaları Kavşağı’ndan girildiğinde yolun kaymak gibi olduğunu ve çukur, çamur, toz namına bir şey kalmadığını müjdeledi... ‘İnanmam’ dedim... Çünkü ben kendimi bildim bileli Destek Kıtaları Kavşağı’ndan şehir merkezine girmek istediğinizde, Ferat Ağa Köprüsü’nü geçtikten sonra taa ki Keşan Teknik ve Endüstri Meslek Lisesinin önüne kadar çukurlarla doluydu yol... Anafartalar Caddesi de farklı değil ama nispeten daha azdı Merkez Kent Konutları önündeki yoldan... İki araç yan yana geldi mi kaçacak yer bulamıyor, mutlaka iki araçtan biri çukura dalıyordu... Göz boyamak için yapılan yama çalışmalarında bile tıkanmamıştı bu çukurlar... Hâl böyle iken hemşehrimizin verdiği bu müjdeye inanasım gelmemişti doğal olarak... ‘Git bir daha bak, yanlışın vardır!’ dedim... Eni konu gitti bu hemşehrimiz ve sonra ikinci müjde için aradı beni... ‘Vallahi Neşe Hanım yol kaymak, hatta araçla giremedim yolu kapatmışlar, zift döküyorlar’ dedi... Teşekkür ettim ve hem emin olmak hem de bilgi almak için birkaç hemşehrimizi aradım o bölgede ikamet eden... Hepsi de doğruladı asfalt çalışması yapıldığını ve yolun kaymak gibi olduğunu... Hâlâ işin içinde bir bit yeniği olduğundan da kendimi alamıyorum bu arada!.. Bir hemşehrimizi daha arayıp, içimdeki şüpheden bahsettim... ‘Üstüne bastın, ayağını kaldır!’ dedi... ‘First Lady'ye Anneler Günü hediyesi!’ diye de espri yaptı... İşte o anda benim jeton da yerini buldu!.. ‘Breh’ dedim kendi kendime... Yıllardır bir çukurun dahi tıkanmadığı yol, -First Lady'nin villaları sayesinde- asfaltlanarak kaymak gibi oldu... Madem keramet -First Lady-de ise, söyleyelim First Lady'ye de Keşanımızın bütün girişlerine diksin apartmanları, yollarımız da yapılır hiç olmazsa bu bahaneyle!..
Keşan’da inşaat yapacaksan First Lady'den geçeceksin, işinin olmasını istiyorsan First Lady ile iyi geçineceksin, yolunun kaymak gibi asfalt olmasını istiyorsan da First Lady'nin apartman dikmesini bekleyeceksin!.. Allah razı olsun First Lady'den!.. First Lady'de olmasa, Keşan’ın ve Keşanlının hali duman vallah!..
9 Mayıs 2015 Cumartesi
AŞNA FİŞNELİ SEÇİM PRORAGANDASI!..
Birçok kişi, 7 Haziran genel seçimlerine 1 aydan az bir süre kalmasına rağmen seçim havasına girilmediğini öne sürüyor... Sanki bir durgunluk varmış, seçim heyecanını yaşayamıyorlarmış... Siz öyle sanın!.. Ben ve evimin bulunduğu sokaktakiler öyle heyecan yaşıyor ki adrenalin son noktada!.. Siyasisiler bizim sokakta bir çalışıyor, daha doğrusu -çalıştırıyor- ki haldır haldır!... Nasıl mı? Bi anlatayım da dinleyiverin şahit olduğumuz bir durumu...
6 Mayıs 2014 Çarşamba gecesi... Babamla evde
oturuyoruz... Show Tv’de yayınlanan ‘yılanların
öcü’ adlı diziyi izliyorum... Önce telefonum çalıyor, ben telefonla
konuşurken ve karşı taraftan gelen sesten olayı dinerken aynı anda kapı da
çalınca, kapıyı babam açmak durumunda kalıyor... Sonra babam bana işaretle,
kapıya gitmemi söylüyor... Komşularımızdan bir tanesi de telefon etmek yerine
kapıya gelmiş şahit olduğu bir duruma benim de tanıklık etmem için... Telefonu
kapatıyorum ve işaret edilen, şu bizim umuma açık aşna fişne noktası olan
trafoya bakmam isteniyor... Bir araç duruyor trafo binası önünde ve farları
açık... Şoförü de koltuğunda... Hatta 1 ya da 2 kişi daha var aracın içinde...
Ancak afişler yapıştırılmış aracın üzerinde... Belli ki siyasi propaganda
yapılmak üzere süslenmiş araç... Beni dizimden eden komşularıma, ‘ne var bu
araçta, park etmiş duruyor işte’ diyorum... Cevap olarak, ’45 dakikadır park
halinde’ diyorlar... Ve park ettiği gibi de bir bayan ve bir erkeğin, trafo
arkasına ilerlediğini söylüyorlar... Herhalde birebir siyaset yapacaklar diye
düşünüyorum, ev ev gezip... Ancak trafonun arkasını gören bir komşumuz da, ‘yok
yok o iki kişi trafo arkasında kritikteler!’ diye esprili bir dille yorum
yapıyor... Uzaktan da olsa bir fotoğraf alıyorum aracın ve ben de herkes gibi
beklemeye koyuluyorum... 45 dakikanın üstüne bir 45 dakika daha sonra, üstünü
başını toparlayarak bir kadın ve bir erkek araca doğru yöneliyor, araca biniyor
ve şoför gaza bastığı gibi gözden kayboluyorlar...
Sonra eve dönüyorum ve seçim havasına
girilip-girilmediğinin kritiğini yapıyorum... Bu seçim aracında görevlendirilenler
ya da gönüllüler -işi bitirmiş!- diye düşünüyorum kendi kendime... Seçmene
ulaşmışlar, propagandalarını yapmışlar, şimdi de kendi aralarında aşna fişne
kritiği yapıyorlar!.. Vallah ne diyelim ki... Seçmenin neden heyecan
yaşayamadığı belli... Heyecanı propaganda yapanlar yaşıyor(!), doğal olarak da
seçmeni heyecanlandıracak güçleri kalmıyor!.. Hal böyle olunca da seçim süreci
heyecansız geçiyor!.. Seçim heyecan istiyorsanız, Aşağı Zaferiye Mahallesi
Yuvam Sokak’taki trafo binasını turlayın aşna fişneli bir seçim süreci
yaşayın!.. Ha bu arada sayın milletvekili adayları... Sizi destekleyenleri ara
sıra bir yoklayın... Heyecanı başkalarına mı yaşatıyorlar yoksa kendileri mi
heyecan yaşıyorlar!..
7 Mayıs 2015 Perşembe
MARS-AY-KEŞAN!..
Modern Keşan... Yaşanabilir Keşan... Belediyesinin
dur durak bilmeden çalıştığı Keşan... Vallahi ben söyleyenlerin yalancısıyım!..
Dün yerel gazetelere şöyle bir göz attım; -ne
var ne yok- diye... Birden gözüme Keşan Belediyesinin asfalt ve taş döşeme
çalışmalarına yönelik haber dikkatimi çekti... Derken İnternet sitelerine de
haber düştü... Hatta ben kendi sayfamda bile paylaştım haberi... Ancak yanlış
hatırlamıyorsam, yerel gazetelerden iki tanesinde haberin girişi, -şehrin pek çok noktasında vatandaşın daha
modern bir Keşan’da yaşaması için çalışmalarını sürdüren Keşan Belediyesi, yol
yapım ve düzenleme çalışmalarını da aynı hızla sürdürüyor- şeklindeydi... Haberin
devamı zaten, diğer gazete ve İnternet sitelerinde aynı şekildeydi, çünkü Sayın
Belediye Başkanımızın kendi ağzından ifadelerdi ve değiştirmek de mümkün
değildi... Sayın Başkanımız demiş ki: “Bütün
çalışmalar daha modern bir Keşan yaratmak amacıyla yürütülüyor. Belediye olarak
yol yapım ve onarımı konusunda sorumlu olduğumuz alanlarda üzerimize düşen
çalışmaları bir bir gerçekleştiriyoruz. Bozulan yolların onarım çalışmalarını
tüm şehre yayarak sürdürüyoruz. Vatandaşımızın rahat etmesi ve huzurlu bir
ortamda yaşamaları için asfaltlama ve taş döşeme çalışmalarımız hızlı bir
şekilde devam ediyor. Çalışmalarımız belirlenen program dahilinde sürecek.”
Bu haberi okuduktan sonra Keşanımıza giriş
noktalarını hayal ettim önce... Destek Kıtaları Kavşağı’ndan şehir merkezine
girdiğimi düşündüm... Yıllardır çukur ve hendeklerle dolu!... Sakın şu anda yol
yapım çalışması yapılıyor, o nedenledir diye kendinizi kandırmayın, bu yol;
yıllardır hep böyle ve iki araç kazara karşılıklı rastlasa birinin cıvataları
oynamadan geçiş yapamaz... Enez Kavşağı’nda giriş yapın, yine yolun hali
ortada... Dörtyol Kavşağı’ndan giriş yaptınız, yan yollara girdiniz mi haliniz
duman, Allah yardımcınız olsun, diğer yolların durumu da malumunuz... Anlayacağınız
şehir merkezine girebileceğiniz eli yüzü düzgün bir yolumuz yok çok şükür!.. Sanki
girdikten sonra değişen bir durum var mı? Yok tabii ki... Bol çukurlu,
stabilize görünümlü, yamalı, bol bol da kasisli caddelerimiz... Adım başı
kasis... Daha şehir merkezine girerken, hani yolculuklarda araba tutmasın diye
içilen haplardan var ya, onu içtiyseniz mideniz bulanmadan varacağınız yere
varırsınız... Yoksa yanınızda bir poşet bulundurmanızı tavsiye ederim... Şimdi
hepimizin aşikare karşılaştığımız bu manzara karşısında, -vatandaşın daha modern bir Keşan’da yaşaması için çalışmaları
sürdüren- ifadesi açıkçası bana abesle iştigal geldi!..
Ve yine haberin İnternet sitesinde
yayınlandığı dakikalarda bir hemşehrimiz, ‘delikler
açılmaktan, belediye tıkamaktan bıkmadı!’ şeklinde bir yorumda bulunmuş... Ancak
bir hemşehrimiz de Keşan’daki yolların durumunu paylaştığı bir fotoğrafla
yorumlamış... Sizlere bu fotoğrafı paylaşıyor ve modern bir Keşan
yarattıklarını düşünenlerin uykudan uyanıp, gerçekleri görerek, ciddi bir
çalışma içerisine girmelerini diliyorum... Saygılarımla...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)